148. Sayı / Gençler Ne Düşünüyor?

Genç­lik­ten her zaman şi­kâ­yet edi­le­gel­miş­tir. Ön­ce­ki ne­sil­ler, ço­cuk­la­rı­nın ve to­run­la­rı­nın ken­di­le­rin­den çok fark­lı ol­du­ğu­nu, on­la­rın bir türlü bü­yü­me­dik­le­ri­ni, ol­gun­laş­ma­dık­la­rı­nı dil­le­rin­den dü­şür­me­miş­ler­dir. “Bizim za­ma­nı­mız­da…” ile baş­la­yan cüm­le­le­rin ne­re­ye gi­de­ce­ği artık her­ke­sin ma­lu­mu… Ama ne var ki genç­ler artık çok daha fark­lı. 90 nesli ile 2000 nesli ara­sın­da­ki farkı hay­ret­ler için­de gö­rü­yo­ruz. Da­ha­sı­nı söy­le­ye­lim: 2010 nesli de güm­bür güm­bür ge­li­yor; abi­le­rin­den çok daha fark­lı ola­rak…

Genç­lik üze­ri­ne söy­le­necek söz­ler uza­yıp gi­der­ken Sos­yal Eko­no­mik ve Kül­tü­rel Araş­tır­ma­lar Mer­ke­zi (SEKAM), Genç­lik Ra­po­ru’nu ya­yın­la­mış­tı. Daha sonra ül­ke­miz 15 Tem­muz darbe gi­ri­şi­mi ile karşı kar­şı­ya ka­lın­ca, darbe gi­ri­şi­mi­nin genç­li­ğin üze­rin­de­ki et­ki­si­ni ölç­mek için SEKAM “15 Tem­muz As­ke­ri Darbe Gi­ri­şi­mi­nin Ön­ce­si ve Son­ra­sın­da Genç­li­ğin Du­ru­mu” adıy­la bir saha araş­tır­ma­sı daha ya­yın­lan­dı. An­ket­ler, darbe gi­ri­şi­min­den önce 81 ilde yak­la­şık 4000, darbe gi­ri­şi­min­den üç ay sonra TÜİK’in 12 bölge öl­çe­ği bağ­la­mın­da 12 fark­lı ilde yak­la­şık 2000 olmak üzere top­lam 6000 ci­va­rın­da genç üze­rin­de ya­pıl­mış. Bu açı­dan genç­lik üze­rin­de ya­pı­lan kap­sam­lı bir ça­lış­ma ol­ma­sın­dan do­la­yı araş­tır­ma ol­duk­ça mühim.

Biz de Genç Ön­cü­ler ola­rak bu ay dos­ya­ya SEKAM’ın ha­zır­la­dı­ğı Genç­lik Ra­po­ru’nu dosyaya ta­şı­yo­ruz. Dosya ya­zı­la­rı­mı­zın ço­ğu­nu SEKAM’ın aç­tı­ğı baş­lık­lar­dan aldık. Ra­po­run de­tay­lı bir ana­li­zi­ni ise Bur­ha­net­tin Can ho­ca­mız ile yap­tı­ğı­mız rö­por­taj­da ko­nuş­tuk. Tür­ki­ye’de dar­be­le­rin kime ve ne mak­sat­la ya­pıl­dı­ğı, darbe gi­ri­şi­mi­nin genç­ler ve halk üze­rin­de nasıl bir etki yap­tı­ğı, genç­le­rin zih­nin­de­ki kı­rıl­ma­lar, genç­le­rin çe­kil­mek is­ten­di­ği yön, genç­le­rin va­kıf­la­ra, sivil top­lum ku­ru­luş­la­rı­na ve ce­ma­at­le­re ba­kış­la­rı; dini bir grup eliy­le darbe gi­ri­şi­min­de bu­lu­nu­la­rak Tür­ki­ye’deki ce­ma­at­le­rin üze­ri­ne ku­ru­lan tu­zak­lar ve bize düşen so­rum­lu­luk­lar mü­la­ka­tın içe­ri­ğin­den.
Osman Zin­nur Aksu genç­le­rin Tür­ki­ye’ye nasıl bak­tı­ğı­nı yazdı. Burak İdi, SEKAM’ın Genç­lik Ra­po­ru’ndan ha­re­ket­le genç­le­rin ruh hal­le­ri ve mem­nu­ni­yet­siz­li­ği­ni ana­liz etti. Esra Akgül ve Derya De­mi­rel Tür­ki­ye’de Sivil Top­lum Ku­ru­luş­la­rı­nın Genç­lik Re­fa­hı Üze­rin­de­ki Et­ki­si adlı bir ma­ka­le ka­le­me aldı. Rabia Ak, genç­le­rin ba­kı­şı­nı kö­şe­si­ne ta­şı­dı.

Dosya dışı ko­nu­lar­da Fey­za­nur Ka­ra­man İslami İlim­ler kö­şe­sin­de te­vek­kü­lü yazdı. Meh­met Ali Öz­de­mir, Ali Emiri Efen­di’nin Ez­har-ı Ha­ki­kat adlı ese­rin­den der­le­me­le­re devam etti. Ay­rı­ca Öz­de­mir bir de Hicri 1334 yı­lın­da (1912) İstan­bul Mat­ba­at-ı As­ke­ri­ye­sin­de neş­re­di­len “Düş­man Tay­ya­re­le­ri­nin Ta­aru­zâ­tı­na Karşı Te­dâ­bîr Ve Su­ver-i Ta­haf­fu­zıy­ye Hak­kın­da Ta'lîmât” adlı ya­zı­yı Latin harf­le­ri­ne ak­tar­dı. Ayşe Afife, Üs­kü­dar’daki Saklı Yazma Eser Kü­tüp­ha­ne­si adlı ya­zı­yı kö­şe­si­ne ta­şı­dı. Talha Ulu­kır ise si­ne­ma ya­zı­la­rı­na devam edi­yor: Si­ne­ma­nın Eseri Evren ve Ev­re­nin Eseri Si­ne­ma.

Recep Ayık Nuri Pak­dil’in ar­dın­dan bir vefa ya­zı­sı ka­le­me aldı. Üs­te­lik rah­met­li Pak­dil’in ken­di­si­ne yaz­dı­ğı bir mek­tu­bu da bu ay der­gi­ye gön­der­di; ilk kez ya­yım­la­nı­yor.

Bu ay der­gi­de yeni bir kö­şe­ye baş­lı­yo­ruz: “Türk­çem benim ses bay­ra­ğım!” Yunus Başar, Adnan Ergün ve Uğur De­mi­rel, Türk şi­iri­nin ta­ri­hi dö­nem­le­rin­den mıs­ra­lar seçip kısa not­la­rı­nı bi­zim­le pay­la­şa­cak­lar.

10 So­ru­da Kime Gü­ve­ni­lir Kime Gü­ve­nil­mez, Gün­de­lik Şey­ler say­fa­la­rı da bu ay devam edi­yor. Tuğba Nur Avcı fo­toğ­raf-yo­rum­la­rıy­la yine kö­şe­sin­de. Şiir kö­şe­sin­de ise Esra Akgül var.

Bir de te­şek­kür bahsi aç­ma­mız ge­re­ki­yor. Üç sene önce der­gi­de “İslam’a Ka­vuş­ma” yazı di­zi­si­ne baş­la­yan To­le­uz­han Ga­li­ye­va kar­de­şi­miz, bu ay 38. ya­zı­sıy­la yazı di­zi­si­nin so­nu­na gel­miş bu­lu­nu­yor. Yıl­lar evvel zor şart­lar al­tın­da, her­ke­si kar­şı­sı­na ala­rak, için­de yanan İslam ate­şiy­le İslam’ı öğ­ren­mek ni­ye­tiy­le Tür­ki­ye’deki kar­deş­le­ri­ne koş­muş­tu. Bu­ra­da İslami ilim­le­ri öğ­ren­di, yük­sek li­san­sı­nı ta­mam­la­dı ve Ka­za­kis­tan’daki Müs­lü­man kar­deş­le­ri­ne İslam’ı an­lat­mak üzere geri döndü. Onun Tür­ki­ye’de ge­çir­di­ği altı sene bo­yun­ca Allah’a nasıl tes­lim ol­du­ğu­na, imanı ve ih­la­sı üze­rin­de nasıl ta­şı­dı­ğı­na biz şahit olduk. O sa­de­ce ilmi öğ­ren­me­di; öğ­ren­dik­le­riy­le bize örnek oldu. Ka­za­kis­tan’da bir ho­ca­sı­nın “To­le­uz­han seni gör­dük­çe ima­nın ar­tı­yor.” de­di­ği­ni bi­li­yo­ruz. Biz de aynı böyle dü­şü­nü­yo­ruz To­le­uz­han, Allah yo­lu­nu açık etsin. Tür­ki­ye’de sana da daima dua eden kar­deş­le­rin var.
Bir de müj­de­miz var: To­le­uz­han Ga­li­ye­va’nın der­gi­de­ki ya­zı­la­rı­nı ya­kın­da kitap ola­rak da eli­mi­ze ala­ca­ğız in­şal­lah.

Genç Ön­cü­ler’in genç ya­zar­la­rı ola­rak ga­ye­miz; top­lum­sal ya­şa­mı­mız­da kar­şı­laş­tı­ğı­mız iyi­lik­le­ri, kö­tü­lük­le­ri, ko­lay­lık­la­rı ve zor­luk­la­rı, siz de­ğer­li okur­la­rı­mı­za en an­la­şı­lır şe­kil­de ak­tar­mak­tır. Kad­ro­muz, ada­let­le şa­hit­lik va­zi­fe­si­ni unut­ma­ya­rak ya­zı­la­rı­nı ka­le­me alma gay­re­tin­de­dir. Çünkü bu bize Rab­bi­mi­zin va­hiy­le sabit kıl­dı­ğı bir gö­rev­dir. Bütün sa­yı­la­rı­mı­zı bu bi­linç­le çı­ka­rı­yo­ruz. Ça­lış­ma­mı­zın ha­yır­la­ra ve­si­le ol­ma­sı­nı di­li­yor, ke­yif­le oku­ma­nı­zı te­men­ni edi­yo­ruz.

Bu Sayıdaki Yazılar:

BAŞLIK TARİH
Sinemanın Eseri Evren ve Evrenin Eseri Sinema 07 Kasım 2019