Burada şimdi farklı şeyler yazmalıydı, diyet de öyledi zaten, Mükemmel ber "Şiir Gecesi" organizasyonu yapmıştık. Haklı olarak dergmizde şiir gecesinde yaşadığımız o coşkuyu anlatacaktık. Yağmurlu Cuma akşamına rağmen salonu hınca hınc dolduran dostlarmızla yaşadıklarımızı paylaşacaktık.
Belki de dergiyi mizanj için hazırlamış olmanın verdiği sevinçle dergi ekibi olarak bu sayıda incelediğimiz konuları taşıyacaktık buraya. Heyecanla aşkla, şevikle dergimizi sizlere en layık biçimiyle hazırlamaya çalışmış, hata yapmamak için geceleri uykusuz geçirmiştik. Size güzel haberler verecek olmanın mutluluğunu yaşayacağımızı hayal etmiştik.
Ancak şiir gecesinden hemen sonra 27 Aralık sabahı aldığımız haberlerle yıkılmıştık. Cazze kan ağlıyordu. Yıllardır baskı, zulüm, yokluk, sefalet, ambargo içerisinde kalmış olan Gazzeli kardeşlerimizin üzerine katil İsail bombalar yağdırmaya başlamış. İlk günün bilançosu çok ağır olmuş 300'e yakın şehit vermiştik. Söylenecek söz kalmamıştı. Moralerimiz bozulmuş, canımız sıkılmıştı. Elden bir şey gelmemesi içimizi kemiriyordu. Vurulanar Filistinli kardeşlerimizdi, ölenler bizlerdk.
Yeni yıla böyle hüzün dolu bir iklimle girdik. Direnen mümin kardeşlerimize buradan selam gönderiyoruz. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar, geride kalanlara ise sabır diyoruz.