Allah Rasulü, ömrünün her anında, bütün zorlukları aşmasındaki en önemli dayanak noktası olan şu üçlüye müracat etmiştir. Tevekkül, tefekkür, teşekkür ya da şükürdür.
Tevekkül, kulun her türlü tedbiri aldıktan ve elinden geleni yaptıktan sonra işini Allah’a havale ederek ondan yardım istemesi ve işini ona havale etmesidir. Tedbir alınmadan ve gereken yapılmadan ben Allah’a tevekkül ediyorum demek tevekkül yerine geçmez.
Tefekkür, insanın varlıkları, kâinatı ve olayları anlama çabasının adıdır.
Akıl insana verilen en büyük nimetlerden birisidir. İnsan aklıyla, düşünmesiyle yani tefekkür etmesiyle değer ve şeref kazanır. Birçok ayetinde Allah’u teala düşünmez misiniz tefekkür etmez misiniz buyurarak tefekkürün önemine işaret etmiştir. Akıl sahipleri Allah’ın yarattıkları üzerinde düşünürler. Tefekkür etmeyenler gerçek manada hakikati idrak edemezler. Kuran-ı Kerim de “Biz onları insanlara düşünsünler diye veriyoruz.” (Haşr, 59/21.) ayetiyle bu durumu beyan etmektedir.
Şükür; nimetlerin asıl sahibini tanımak ve onları ihsân eden Rabbine; özü, sözü ve davranışlarıyla itaat hâlinde bir hayat yaşamaktır. Buna göre, bütün nimetlerin Haktan olduğunu bilip dil ile şükretmek gerektiği gibi, o nimetlerden mahrum olanlara ikram etmek de, fiilî şükrün en güzel tezâhürlerinden biridir.
Allah, onu ve hâbibini seven bir kalp, onu her daim anan bir dil, her hâl üzere iken onu gören ve tefekkür eden zihniyet ve his nasip etsin. Ramazan ayı hepimizi sakinleştirsin hiddetimizin şiddetini hafifletsin. Kusur aramak yerine kusurları örten ve fitne fesattan uzak eylesin.
Bu mübarek ay bütün bu zaman dilimlerinin üzerinde bir kıymet ve öneme haiz apayrı bir mevsimdir. Bizler de Genç Öncüler Olarak bu ay “Bereket Mevsimi” manşetiyle karşınızdayız.
Yazarlarımızdan Belkız Mahitapoğlu, Şüphe Duymadan Teslim Olmak yazısını kaleme aldı. Osman Zinnur Aksu, Tefekkür Anahtarıyla Kapılar Açmak yazısıyla sizlerle. Uzm. Psk. Saliha Can Üstün, Ne Mutlu Rabbi İle Olana dedi. Hatice Büşra Kürk, Allah’ın İpine Sarılmak yazısını yazdı. Nagehan Elif Akyağ, Şükür de “Rağmen” Olur Mu? Yazısını kaleme aldı. Feyza Yılmaz, Huzur Hali ve Şakir Kıvamı yazısıyla sizlerle. Elif Hande İbil, Osmanlı’da Ramazan Gelenekleri yazısını kaleme aldı. Tülay Sevinç, Unutulmaya Yüz Tutmuş Gelenek: Mahya dedi. Dosya dışı yazılarımızdan Numan Karabudak, Ruhun Zaferi yahut Bayağılığın Esaretinden Kurtuluş denemesini sizler için kaleme aldı. R. Merve Taşdelen, Mahzen denemesiyle sizlerle. Zehra Mahitapoğu, İslami Yeniden Doğuşun Sorunları kitabının tahlilini sizler için hazırladı. Mütercim, Savaşın Doğusu Batısı dedi. Selim Cemil, Biz’ den Haberleri sizler için hazırladı. Zeynep Şule Ayrılmak, Arkadan Gelen Ses denemesiyle sizlerle. Son olarak Muhammed Midilli, Kar Damlası şiirini kaleme aldı.
Genç Öncüler olarak her koşul ve durumda hakkı dile getirip istikamet üzere olma sorumluluğumuzu yerine getirme gayesiyle bu ayki dergimizi siz değerli okuyucularımızın idrak ve beğenine sunuyoruz. Her sözümüzün başı Allah’ın adı ile ve yine her sözümüzün sonu Allahualem olmak üzere.