157. Sayı / Seni Sana Bulduran Şehir: İstanbul. Özel Sayı

Antik çağ­lar­dan bu yana adı dil­den dile, şanı gö­nül­den gönle, ha­va­sı ci­ğer­den ci­ğe­re ta­şı­nan aziz bir şe­hir­dir bu­ra­sı. Şe­hid­le­rin kutlu ka­nıy­la yı­ka­nan, be­re­ket­li ve tıl­sım­lı olan bu top­rak­la­rın altı başka bir dünya, üstü başka bir dün­ya­dır. Her ka­rı­şın­da başka bir hi­ka­ye, her te­la­şın­da başka bir emare ba­rın­dı­ran bu şehir, ba­ka­rak değil his­se­de­rek an­la­şı­la­bi­lir ancak.

Ege ile Ka­ra­de­niz’in sır­da­şı, Mar­ma­ra’nın in­ci­si, Av­ru­pa’nın na­zen­de­si, Ana­do­lu’nun alın teri, Fatih Sul­tan Meh­med’in göz­de­si; İstan­bul. Kılıç ses­le­ri yüz­yıl­lar bo­yun­ca, se­ma­la­rın­da hür­ri­yet için yan­kı­lan­mış, Al­lah-u Ekber ni­da­la­rı şe­ha­det için koca um­man­lar­da dal­ga­lan­mış, kı­zı­la çalan top­ra­ğı İslam ne­fer­le­rin­ce vatan kı­lın­mış şehir; İstan­bul.

Ağus­tos ayı­nın ten ok­şa­yan sı­ca­ğın­da, Aya­sof­ya Camii’nin as­lı­na rücu edi­şi­nin muş­tu­suy­la, siz­le­re Genç Ön­cü­ler ola­rak İstan­bul’un gön­lün­den ve di­lin­den ses­le­ni­yo­ruz bu ay. Okur­ken semt semt do­la­şa­ca­ğı­nız, kâh geç­mi­şe kâh ge­le­ce­ğe uza­na­ca­ğı­nız say­fa­lar­da, hafif ve naif kalem esin­ti­le­riy­le ku­cak­lı­yo­ruz siz­le­ri.

Genç Ön­cü­ler ola­rak bu ay “İstan­bul” dos­ya­sı­nı özel sayı ola­rak siz­le­re su­nu­yo­ruz. Ya­zar­la­rı­mız­dan Ha­ti­ce Sena Üstün, İstan­bul’un Coğ­ra­fi, Ta­ri­hi ve Ma­ne­vi Kıy­me­ti­ni ka­le­me aldı. Ab­dul­lah Harun Bü­yü­kars­lan, Ana­do­lu İnsa­nı­nın İstan­bul Rü­ya­sı­nı siz­ler için yazdı. Rey­yan Beyza Bay­kan Seni Yen­me­ye­ce­ğiz İstan­bul dedi. Mu­kad­des Kutlu İstan­bul’un se­çil­miş­le­rin­den bah­set­ti. Cihan Demir, Fatih İstan­bul’u Niçin Fet­het­ti? Ya­zı­sı­nı ka­le­me aldı. Rabia Ak, Du­da­ğı­mız­da Kalan Bir Vefa Tür­kü­sü Be­ya­zıt Kam­pü­sü­nü siz­ler için yazdı. Mert İbra­him Ba­şeğ­mez, Fet­hin Sem­bo­lü Aya­sof­ya ya­zı­sı­nı ka­le­me aldı. Yavuz Selim San­cak, Next Sta­ti­on İs The Hagia Sop­hia Grand Mos­gue ya­zı­nı yazdı. Ya­zar­la­rı­mız­dan Ha­ti­ce Beyza Öz­türk, İstan­bul’un En Çok An­ka­ra’dan Ta­şın­ma­sı­nı Sev­dim dedi. Afife Nur­ba­nu Ateş, İstan­bul’un Ma­ne­vi Mi­mar­la­rın­dan bah­set­ti. Ma­hi­nur Öz­de­mir, İstan­bul’un Yedi Te­pe­si­ni ka­le­me aldı. Nihal Açı­kel, Çöp­te­ki Ba­lon­lar ya­zı­sı­nı yazdı. Ayşe Genç İstan­bul Man­za­ra­la­rı­nı yazdı. Zey­nep Pınar Can, Bir İstan­bul An­sik­lo­be­di­si Ola­rak SA­FA­HAT dedi. Aziz Er­do­ğan, İstan­bul’u Ya­şa­mak ya­zı­nı ka­le­me aldı. Ay­şe­nur Yavuz İstan­bul’un Gö­rül­me­ye Değer Yer­le­ri­ni yazdı. Mer­yem Çi­lin­gir, İstan­bul sev­gi­si­ni İstan­bul’um di­ye­rek ka­le­me aldı. Şifa Ya­ra­tıl­mış Me­ca­nin-i Kütüp Ali Emiri Efen­di­nin ha­ya­tı­nı ak­tar­dı. Son ola­rak Ayşe Afife Mi­sa­fir­le­rin En Güzel Ağır­lan­dı­ğı Semt Eyüp dedi.

Genç Ön­cü­ler ola­rak her koşul ve du­rum­da hakkı dile ge­ti­rip is­ti­ka­met üzere olma so­rum­lu­lu­ğu­mu­zu ye­ri­ne ge­tir­me ga­ye­siy­le bu ayki der­gi­mi­zi siz de­ğer­li oku­yu­cu­la­rı­mı­zın idrak ve an­la­yış­la­rı­na su­nu­yo­ruz. Her sö­zü­mü­zün başı Allah'ın adı ile ve yine her sö­zü­mü­zün sonu Al­la­hu­alem olmak üzere.