Latince kökenli olan ve “bütün, yekpare” anlamlarına gelen “universitas" kelimesi, öğretmenler ve öğrenciler topluluğunu ifade etmekte. 1933’te Darülfünun’un kapatılmasıyla birlikte Türkiye’de ilk üniversite olarak İstanbul Üniversitesi kuruldu ve böylece ülkemiz moderne anlamda “üniversite” ile tanışmış oldu. Bu kurum, Cumhuriyet tarihinin modern anlamda açılan ilk üniversitesi olarak hizmet vermeye başladı. Zamanla diğer büyük şehirlerde de üniversiteler açıldı ve bugün ülkemizin eğitim altyapısını oluşturan bu kurumlar, hayatları ve bulundukları şehirleri dönüştürmeye başladı.
Gençlerin eğitim almak, toplumsal ve kişisel gelişime katkı sağlamak, toplumda etkin bir şekilde rol almak, tercih ettikleri mesleğin erbabı olmak, kariyer olanaklarını genişletmek, ekonomik, sosyal ve kültürel olarak gelişme ve çok daha fazla hayalle gittikleri bu eğitim kurumlarında gençleri tam olarak ne bekliyor? Bir üniversitede öğrencisi olunca tüm bunlar karşılık bulacak mı? Genç Öncüler Dergisi, 204. sayısında “Tercih Neyi Seçer?” diyerek bu sorulara cevap verdi.
Bu sayımızda yazarlarımızdan Rabia Ak Kılıç, “Geçici Heveslerden Gerçek Kararlara: Üniversite Bizi Dert Sahibi Yapabildi mi?” sorusuna cevap verdi. Merve Mahitapoğlu, “Hangi Suyun Sakasıyım?” başlıklı yazısında meslek tercihi yapacak gençlere kendilerine sormaları gereken soruları hatırlattı. Zeynep Sude Yaşaroğlu, “Üniversite Yıllarını Nasıl Değerlendirmeliyiz?” başlıklı yazısında “Zaman bendedir ve mekân bana emanettir!” şuurundaki gençliğe odaklandı. Rana Gülmez, “Amerika’da Üniversite Direnişleri” başlıklı yazısında ABD’deki öğrenci hareketlerine, üniversite yatırımlarına ve Gazze kamplarına yer verdi. Üniversite tercihi yapacak olan gençler için hazırladığımız Kampüs Panorama’da ise farklı üniversitelerin ve öğrenci kulüplerinin tanıtımı okuyucularımıza sunuyoruz.
Dosya dışında Ömer Faruk Kırbaşoğlu, “İslamda Bilim ve Teknoloji Tarihi” kitabı tahlili ile bizlerle. Etkinlik sayfasında, Betül Mahitapoğlu Aksa Akdemi tarafından gerçekleştirilen Aksa’ya Vefa Gecesi’nin, Gökçenur Şahin ise Kısa’dan Hisse Kısa Film Festivali’nin gerçekleştirdiği lansmanın detaylarını paylaştı. R. Merve Taşdelen ise “Yılgı” isimli şiiri ile aramızda yerini aldı. Bu sayımıza katkıda bulunan yazarlarımıza ve kulüp ve okul tanıtımımda yer alan tüm öğrenci arkadaşlarımıza teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Genç Öncüler olarak her koşul ve durumda hakkı dile getirip istikamet üzere olma sorumluluğumuzu yerine getirme gayesiyle bu ayki dergimizi siz değerli okuyucularımızın idrak ve beğenisine sunuyoruz. Her sözümüzün başı Allah’ın adı ile ve yine her sözümüzün sonu Allahuâlem olmak üzere.
Bu Sayıdaki Yazılar:
BAŞLIK | TARİH |
---|---|
Üniversite Yıllarını Nasıl Değerlendirmeliyiz? | 15 Temmuz 2024 |
Hangi Suyun Sakasıyım? | 10 Temmuz 2024 |